Bir kaç sene önce tatildeyken bir tur otobüsü görmüştüm. İçinde orta yaşlı, hatta ortayaş üstü bir grup vardı. Oldukça keyifli ve mutlu görünen bu insanların eski okul arkadaşı olduklarını ve her sene böyle toplanıp birlikte tatil yaptıklarını öğrendiğimde onlara hayranlıkla bir kez daha baktığımı hatırlıyorum. Gerçekten uzun yıllar önce yaşanmış okul arkadaşlığını senelerce sürdürmek ve her sene güzel bir tatille paylaşımlara yenilerini eklemek mümkün müydü?.. O zaman bu gruba gıpta etmiştim.
Ve ben de işte böylesi gıpta edilecek bir tatilden döndüm...Günlerdir yazmayışımın, daha doğrusu yazamayışımın, yorumlarınızı cevaplayamayışımın sebebi de bu muhteşem tatil.
Üniversiteden sınıf arkadaşlarımızla seneler sonra bir araya gelip buluştuğumuzda bir sonraki buluşmayı Antalya'da yaşayan arkadaşlarımız için Antalya'da yapalım fikri, bir anda birlikte bir tatil yapalıma dönüştü...
Bizim bölümde 3. sınıfın bitiminde sınıfça bir teknik gezi yapılır, genellikle (ve hatta özellikle:))) sahil kesiminde 7-8 yer gezilir ve inceleme, gözlem, araştırma ve öğrenmenin yanında tüm sınıfça güzel de bir tatil yapılır (bölümü merak edenler için hemen belirteyim, Peyzaj Mimarlığı). Mezuniyetten 16 yıl sonra (yaşım mı ortaya çıktı ne:-)) sınıfın tamamı olmasa da tahminimizden daha kalabalık, farklı şehirlerden, hatta yurdışından gelip katılanların olduğu bir grupla inceleme, öğrenme kısmından arınmış tamaaamen eğlence odaklı bir tatil yaptık.
Bu sayede senelerdir adını duyduğum ama gidemediğim Adrasan'ı da görmüş oldum. Gördüm demek Adrasan için yeterli değil aslında...Hayatımda girdiğim en muhteşem denize sahip, küçük otellerin yeşile gömülü olduğu bir koy Adrasan. Sakin bir tatil beldesi... en azından biz çoluk çombalak gidene kadar öyleydi:-)))
Ve ben de işte böylesi gıpta edilecek bir tatilden döndüm...Günlerdir yazmayışımın, daha doğrusu yazamayışımın, yorumlarınızı cevaplayamayışımın sebebi de bu muhteşem tatil.
Üniversiteden sınıf arkadaşlarımızla seneler sonra bir araya gelip buluştuğumuzda bir sonraki buluşmayı Antalya'da yaşayan arkadaşlarımız için Antalya'da yapalım fikri, bir anda birlikte bir tatil yapalıma dönüştü...
Bizim bölümde 3. sınıfın bitiminde sınıfça bir teknik gezi yapılır, genellikle (ve hatta özellikle:))) sahil kesiminde 7-8 yer gezilir ve inceleme, gözlem, araştırma ve öğrenmenin yanında tüm sınıfça güzel de bir tatil yapılır (bölümü merak edenler için hemen belirteyim, Peyzaj Mimarlığı). Mezuniyetten 16 yıl sonra (yaşım mı ortaya çıktı ne:-)) sınıfın tamamı olmasa da tahminimizden daha kalabalık, farklı şehirlerden, hatta yurdışından gelip katılanların olduğu bir grupla inceleme, öğrenme kısmından arınmış tamaaamen eğlence odaklı bir tatil yaptık.
Bu sayede senelerdir adını duyduğum ama gidemediğim Adrasan'ı da görmüş oldum. Gördüm demek Adrasan için yeterli değil aslında...Hayatımda girdiğim en muhteşem denize sahip, küçük otellerin yeşile gömülü olduğu bir koy Adrasan. Sakin bir tatil beldesi... en azından biz çoluk çombalak gidene kadar öyleydi:-)))
Yaşları birbirine yakın çocuklarımızın da iyi anlaşmasıyla hep birlikte harika bir tatil yapıp bunu her sene tekrarlamaya karar verdik. Seneye daha kalabalık olacağımıza şüphe yok.
Öyle çok şey birikmiş ki, anlat anlat bitmeyecek gibi...Mesela bu güzel tatil sonrası Antalya'da sevgili Evren'le (birdilimdüş.blogspot.com) ve eşiyle tanışma fırsatı da buldum. Evrenciğim bizi evinde ağarladı ve blogundan takip ettiğimiz lezzetlerin de bizzat tadına bakmış oldum :-))))
Bu arada beni çok heycanlandıran ve keyif veren bir gelişme oldu...Daha önce de bu blogu açmanın hayatımda farklı açılımlara vesile olduğundan bahsetmiştim ama sizlerle paylaşmak için hayata geçmesini bekledim ve sonunda gerçekleşti. Ne mi??? biraz tahmin yürütün bakalım bilebilecek misiniz:-)))) Var mı tahmin yürüten?...Zira cevabını bir sonraki yazıya saklayıp pastaya bağlamak istiyorum artık:-)))))
Bu pastayı yapalı bir kaç ay oldu aslında ama ancak yayımlamayabildim. Dolayısıyla bahar pastası yaz sonu pastası oldu:-))
Eşimin Kuzeni Nurcan abla, evinde misafir edeceği arkadaşları için sipariş vermişti bu pastayı. Sevgili Sibel'in büyük yardımlarıyla çok kısa sürede hazırlayıp misafirlere yetiştirdiğimiz pastanın içi damla çikolatalı. Pandispanyası her zaman kullandığım tarif, tarife buradan ulaşabilirsiniz. Kreması için Gülbahçesi pastasında uyguladığım tarifi kullandım.